19 Mart 2017 Pazar
sessiz.
küçük bir çocukken gazoz şişelerimizden kalbimize uzanan bir pipet vardı. ve pipeti üflediğimizde çıkan bir milyon baloncuk... yaz tatili için yapılan yolculuklarda deniz kokusu ile uyandığımız bir an vardı. ve o an kalbimizde kanat çırpan kelebekler... rengarenk kalemlerimiz vardı kalem kutularımızda. kimsenin onlarla ne çizdiğimizi sorgulamadığı... ne kadar basitti hayat bu kadar büyümemişken.ve basit olan her şey kadar güzel... gülümsemek, sevmek veya mutlu olmak; bir gazoz, bir deniz kokusu veya bir kalem kadar ucuzdu. şimdi ise, her duygu ateş pahası... sahip olduğumuz hiçbir şey zamanı satın almaya yetmiyor. akrep ile yelkovan, geçimsiz ve sevimsiz.sanki,artık dünya dedikleri yerde uçsuz bucaksız bir sahne var. ve sahnede kuklalar... her birinin bedeni bambaşka ellerde, ruhları terkedilmiş,dilleri sessiz... hayat "sus!" diyor gibi insana. yoksa; susmadıkça düşünür, düşündükçe konuşur, konuştukça yanarsın.bir zaman sonra ise, kalbindekilerle değil konuştuklarınla yaşamaya başlarsın...ve işte o zaman ;içinde yaşayan,herşeyden habersiz,masumca balonlar uçuran çocuğu unutursun.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder